Ana Sayfaİlham VerenlerDOĞA, ÖZGÜRLÜK VE CESARET İLE HARMANLANAN ROMANTİK BİR BÜTÜN

DOĞA, ÖZGÜRLÜK VE CESARET İLE HARMANLANAN ROMANTİK BİR BÜTÜN

Vesaire, çiçeklerle kalpten, sanatsal ve yaratıcı aranjmanlar yapan butik bir çiçek atölyesi. Ayça Girgin tarafından kurulan ve çiçekçiliğe orjinal bir bakış açısı kazandıran atölyede doğa, özgürlük ve cesaret benzersiz, romantik bir bütün oluşturuyor.

Ayça Girgin

Almanya’da babaannesi ile büyümüş Ayça Girgin; üstelik kirpilerin yaşadığı türde vahşi bir bahçede. “Polenden hapşırdığım da oldu, kaşındığım ve koparıp azar işittiğim de. Haliyle erken bir uyanış yaşadım” sözleriyle anlatıyor florist çocukluğunu. Fakat büyüyünce farklı hayaller peşinde koşmuş. Önce reklam bölümünü bitirip metin yazarı olmuş, sonra kendini Avrupa’da bulmuş. “İlk adım rutini değiştirmekti” diyor Girgin. İstanbul’da hatrı sayılır bir çiçekçide iki sene çalıştıktan sonra 2012’de Vesaire’yi, bir buçuk sene sonra da Vesaire Atölye’yi kurarak kendi alanında alışılagelmişin dışında bir sanatçı oldu. “Şimdi aile gibi bir ekip ve Vesaire’yi kendinden bir parça gibi benimseyen nice güzel dostla, her geçen gün bir ağaç gibi kökleniyoruz” sözleriyle anlatıyor hikâyelerini. Vesaire ekibinin imzasını taşıyan benzersiz aranjmanların sırrının ise genel geçer formları ısrarla reddeden, nev-i şahsına münhasır, yapmacıklıktan uzak olmalarında yattığını söylüyor.


Ayça Girgin atölye-ofis olarak kullandığı yaşam alanını kurgularken önceliği Vesaire’nin ruhunu yansıtan, herkesin durup nefes alabileceği, kendisiyle temas edebileceği bir atmosfer yaratmak olmuş. “Sadece bana ait değil, herkesin özgür alanını temsil eden öğeler barındırması çok önemliydi benim için. Böyle bakınca galiba önceliğim Vesaireye dokunmuş herkesin hep birlikte ama tek tek kendinden bir parça katacağı ve bulacağı bir yer yaratmaktı.”

Şehir hayatının ortasında, gizli kalmış masalsı bir habitat
Ayça Girgin’in atölyesi.

150 metrekarelik dairenin açık bir mimarisi ve kendine ait bir bahçesi bulunuyor. Eski parkeler ve ahşap kapılar ise yaşanmışlık hissiyatı veren ve dikkat çeken unsurlardan.Ayça Girgin bunlar haricinde her şeyi değiştirmiş ve yapısal müdahalelere bizzat dâhil olmuş. “Taşıyıcı olmayan tüm duvarları kırdık ve olabildiğince ferah alanlar yaratmaya çalıştık. Mutfak ve banyonun yerleri bile değişti. Yani aslında ilk halinden eser kalmadı. Duvarlardaki eskitme badanayı bile ustalarla el birliğiyle yaptım. Her köşesinde büyük emek var gerçekten.”

Yaratıcılığı ile farkını ortaya koyan,her aranjmana kendi yorumunu katan ve her tasarımla adeta bir buket mutluluk sunan bir florist Ayça Girgin. Doğayı şehir hayatımızın tam da içine dâhil ediyor. Çeşitli, renkli çiçek
ve bitkinin yaşam alanının bir parçası haline geldiği atölyenin dekorasyonu çoğunlukla kendisine ait ancak sabit bir dekorasyon anlayışını benimsemediğini söylüyor. “Kimi zaman tek başıma kimi zaman ekipçe kendi deyimimizle ‘takla attırıp’ değiştiriyoruz dekorunu. Küçük dokunuşlar bile yeni bir soluk getiriyor.” Vesaire vitrinine aşina olanların bu yapılarını bildiğinin altını çiziyor, 15 metrekare dükkânın müşterilerini her hafta farklı şekilde karşılayıp şaşırttığını dile getiriyor. Aynı zamanda kendisi gibi doğanın bir parçası olmayı sevenlere bu mesleğin güzelliklerini öğretmek için workshop’lar düzenliyor.

Kendisini diğer çiçek tasarımcılarından ayıranın ne olduğunu sorduğumuzda, “Çiçeklerin nihai sahibinin onda uyandırdığı hissiyatı, özgün bir tasarımla ortaya çıkan işe aktarması ancak butik çiçekçilik ile gerçekleşebilir. Bu bir nevi hissiyattır” sözleriyle anlatıyor. Vesaire ailesinde herkesin ayrı bir karaktere sahip olduğunun ve bunun doğal olarak harmanlanarak yapılan her aranjmana yansıdığının altını çiziyor.

Atölyenin özgür ve sınır tanımayan bir ruhu var. Ayça Girgin, belli bir stile bağlı kalmanın insanı durağan kıldığına inananlardan. “Kapalı dolapların ardında her stile uygun bir dünyamız var. Kısaca modüler diyebiliriz” sözleriyle açıklıyor yaşam alanının karakterini. Bu Vesaire’nin felsefesini de doğrular nitelikte: “Özgür ruhlarız, sevemediğimiz işlere hayır diyebilmek en büyük lüksümüz. İçimizden geldiği gibi doğaçlama tasarlıyor ve karşı tarafı da mutlu etmeyi başarıyoruz. Farklı türdeki talepleri karşılamak bizim için doğal bir refleks, varoluşumuzda var. Biz o farklı talebi doğuran, yenilikçi fikri ortaya atanlarız. Vesaire artık butik çiçek bilenlerin, sevenlerin kafasında oturmuş halde.” Doğal olarak mobilya seçimi de tek bir yerle sınırlı kalmamış Girgin’in. “Kimi aile yadigârı, kimini ise şaşıracaksınız belki ama çöpten buldum, temizlettim. Çok sevdiğimiz hazeran koltuk ise Özgür Arıkan tasarımı.” Ortağı Sinem Atakan ile çıktıkları her seyahatten bavullar dolusu eşya getirdiklerini söylüyor. “İkimiz de toplamayı seviyoruz. Dünyanın dört bir yanından parçalar var; anlayacağınız hayatıma dokunan herkesten birer iz.” En sevdiği çiçeği sorduğumuzda tam anlamıyla hepsinin ayrı bir karakter olduğunu ancak bu aralar büyük bir heyecanla irisleri beklediğini söylüyor florist. “Biz bir çiçek çeşidinden demetlerce alıyoruz ve bazen birbirinin aynı o çiçeklerin içinden öyle farklı karakterler çıkıyor ki, doğanın yaptığı bu sürprizleri çok seviyoruz. Bazen kocaman bir demedin içindeki tek bir çiçeğe, o çirkin ördek yavrusuna vurulup tüm demedi alıveriyorum.”

Hazırlayan : MERGİM ÖZDAMAR

Fotoğraf : ERHAN TARLIĞ

SON YAZILAR

BENZER YAZILAR