Anthony Guerrée, geleneğin ve yeniliğin arasında gelişen dinamiklere kusursuz yorumlar getiren bir tasarımcı. Le Corbusier Vakfı’nda sunumu yapılan “Fragments” adlı son koleksiyonunda, iç mimaride kullanılamayan mermer parçaları değerlendirerek mobilyalar ve objeler tasarlamış.
Hazırlayan: Işıl Karahanoğlu
Fotoğraf: Flc/Adagp
Anthony Guerrée 15 yaşına geldiğinde, doğduğu Normandiya bölgesinde tek tasarım dersi alabileceği okula gitmiş. Stajları esnasında da, insanların yaşamına birebir etkilerini gördüğü için ürün tasarımına yönelmiş ve adını ünlü marangoz André-Charles Boulle’den alan Paris’teki École Boulle’de eğitimine devam etmiş. Mezuniyetinin ardından, Andrée Putman ve Christophe Delcourt’un yanında çalışan Guerrée, 2020 yılında artık bağımsızlığını ilan ederek kendi tasarım dilini oluşturmaya başlamış. Kısa zamanda, Le French Design 100 tarafından ödüllendirilen ve Verdurin sandalyesi ile Mobilier National koleksiyonuna giren Guerrée, son olarak Fragments adlı mobilya ve objelerden oluşan bir koleksiyon tasarlamış.
Kahve sehpalarından kalem kutularına, yatar koltuklardan masa üstü düzenleyicilerine, konsoldan yer lambalarına kadar işlevsel tasarımları kapsayan koleksiyon için iki farklı mitolojiyi incelemiş: Yunan mimarisi ve Le Corbusier. Böylece Guerrée, eserlerini aynı anda hem bin yıllık geçmişe hem de modernizmin temellerine dayandırmayı hedeflemiş. Bu sıra dışı yorumun gerçekleşmesini ise, muhteşem mermerlerini kendisine emanet eden Marbreries de la Seine markasına borçlu olduğunu dile getiriyor.
Üçüncü jenerasyon mermerci ve Marbreries de la Seine’in yöneticisi Jean-Pascal Morvidoni, 2019 yılında M éditions’ı kurarak, mobilya ve obje üretiminde yeni yetenekleri desteklemeye başlamış. Bu projenin sağladığı sınırsız özgürlük ve mermer zanaatkârların uzmanlığı sayesinde, Guerrée atıl formlara hayat vererek mermerin ham güzelliğini ortaya çıkarmış. Diğer yandan, çok küçük oldukları için iç mimaride kullanılamayan mermer parçaların Guerrée tarafından dönüştürülmesi, hem kaynakların makul kullanımına vurgu, hem de Le Corbusier tarafından 1955’te Vosges’te inşa edilen Notre Dame du Haut Şapeli’nin beton iskeletini dolduran geri dönüştürülmüş taşlara gönderme yapıyor. Son olarak Anthony Guerrée, Fragments koleksiyonunu sergilendiği villanın kendisi için sembolik bir önemi olduğunu ekliyor: İnşaatını Le Corbusier ile Pierre Jeanneret’in yaptığı ve şu anda Le Corbusier Vakfı’nın konumlandığı La Roche Evi’ndeki tasarımlar, ışık ve gölgenin değişimiyle açığa çıkan veya büyüyen mekânlarla diyalog kuruyor. anthony-guerree.com
